Havaların soğumasıyla birlikte pek çok kişi bağışıklığını desteklemek, rahatlamak ve keyif için bitki ve meyve çaylarına yönelirken uzmanlar uyarıyor: “güvenilir kaynaklardan, doğru çeşitlerin alınması önemli”. Özellikle ıhlamur, adaçayı, kuşburnu ve ekinezya gibi bitkiler, geleneksel olarak kış ritüellerinin vazgeçilmez bir parçası haline geliyor. Bitki çayı tüketiminde gıda güvenliğinin önemine dikkat çeken BİTKİDEN Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Akdağ, güvenilir satış noktalarından, bilinen markaların ürünlerinin tercih edilmesi gerektiğini vurguluyor.
Açıkta veya kontrolsüz koşullarda satılan bitkilerin sağlık açısından risk oluşturabileceğine dikkat çeken BİTKİDEN Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Akdağ, bitki çaylarının güvenilir kaynaklardan temin edilmesi gerektiğini belirtiyor. Akdağ ayrıca, birbiriyle etkileşimi sağlık riski yaratmayacak karışımlar için eczacıların yönlendirmesiyle piyasaya sürülen markalı paketli çayların tercih edilmesi gerektiğinin altını çiziyor.
“Açıkta ve ambalajsız satılan ürünlerde risk gözle görünmese de çok yüksektir”
Bitki ve meyve çayı tüketiminde en önemli konunun gıda güvenliği olduğuna dikkat çeken BİTKİDEN Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Akdağ, “Bir bitkinin doğal olması, onun güvenli veya sağlıklı olduğu anlamına gelmez. Üretimden paketlemeye kadar geçen süreç; izlenebilir, kontrollü ve standartlara uygun değilse tüketici için risk doğurabilir. Özellikle açıkta ya da ambalajsız satılan ürünlerde ne kadar süredir bekletildiği, hangi koşullarda saklandığı, içine farklı türlerin karışıp karışmadığı ya da pestisit, ağır metal veya toksin içerip içermediği bilinmez. Bu belirsizlik de tüketim sırasında sağlık açısından ciddi sorunlara yol açar. Bu nedenle tüketicilerin, üretim koşulları şeffaf, analiz süreçleri tamamlanmış ve hijyen standartlarına uygun olarak hazırlanan güvenilir ve bilinen markaların poşet çaylarını tercih etmesi büyük önem taşıyor” diye konuştu.










