Tarladaki mahsulün heba olmasını önlemekle kalmayıp değerini de artıran Konya Şeker, bölge çiftçisinin güvencesi olmaya devam ediyor. 2016 yılında 50 bin çiftçiye 1 milyar 350 milyon TL ödeme gerçekleştiren Konya Şeker, yaptığı yatırımlarla patatesin de sanayi ürünü olarak ekiminin yaygınlaşmasını, ekonomik değerinin artmasını sağladı. Konya Şeker, patates üreticisine bu dönem ürün bedeli olarak 18 milyon 248 bin 357 TL ödeme yaptı.
Üreticiyi kaderine terk etmeyen, ödemelerini dün olduğu gibi bugün de istikrarlı bir şekilde gerçekleştiren Konya Şeker’in tarımsal girdi bedeli olarak üreticiye 2016 yılında yaptığı ödemenin tutarı 1 milyar 350 milyon TL’yi aştı. Pancarın yanı sıra patatesi, ayçiçeğini, buğdayı, arpayı, elmayı, üzümü, mısırı da bölge çiftçisi için ekonomik kazanca dönüştüren Konya Şeker, yaklaşık 50 bin çiftçiden ürün alarak üreticiyi piyasaya ezdirmedi.
Patates üreticisine 18 milyon TL üzerinde ödeme yapıldı
Üreticiye yaptığı tarımsal ürün bedeli ödemesini son 12 yılda 24 kat artıran Konya Şeker, patates üreticisine de 11.218.084.46 lirası kampanya dönemi içerisinde, 7.030.272,77 Lirasını da yılın son iş günü olmak üzere toplamda 18.248.357.23 Liralık ödeme yapmış oldu.
Hedef dünyada ilk beşte yer almak
Patates ödemeleriyle ilgili bir açıklama yapan AK Parti Karaman Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu ve PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk, Konya Şeker’in, ülke ekonomisinin bel kemiğini oluşturan işletmelerden biri olduğunu belirtti. Konuk, “Konya Şeker’in hedefi net, dünyanın en büyük 5 gıda devinden birisi olmak. Bu iddianın arkasında sağlam bir dayanak var. Bu toprakların potansiyeli yani Konya Ovasının bereketi ve Konya çiftçisinin tarım sektöründeki mahareti. Elimizde dünyanın imrenerek baktığı bir ova ve o ovayı oya gibi işleyecek kabiliyete sahip üreticiler var. Bu sahip olduğumuz en büyük hazinedir. Eksiğimiz 5-10 yıl öncesine kadar neydi? Üretileni işleyecek, üretimi teşvik edecek, üreticiyi üretmeye sevk edecek üst yapı. Yani tarımsal ürünü işleyecek sanayi tesisleri. Onlar da hızla tamamlanıyor. O tesisler bugün için 41’e ulaştı. Yarın 141 olur, 241 olur, bir tesis elimizde iken çiftçiye yapılan ödeme nasıl milyon mertebesinden milyar seviyesine çıktıysa önce on milyarlara sonra onları da katlayan mertebelere ulaşır” dedi.
Konya Şeker büyüdükçe çiftçi daha çok kazanacak
2016’nın, Konya Şeker açısından verimli, bereketli bir yıl olduğunu aktaran AK Parti Karaman Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu ve PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk, şunları söyledi: “Meyve Suyu, Sirke ve Pekmez Üretim Tesisi ile Bulgur Üretim Tesisi ve Un Fabrikasını tamamladık. Konya Şeker olarak biz hiçbir alanda boşluk bırakmama gayretindeyiz. Azına çoğuna bakmadan bu topraklarda bizim üreticimizin ürettiği veya üretebileceği her ürünü üretici ne kadar çok üretebilirse üretsin istiyor, onların ürettiği her ürünü de Konya Şeker güvencesi altına almaya gayret ediyoruz. Nitekim bu tesisler, üreticimiz daha fazla üretsin, ürettiğinden daha fazla kazansın diye yapılan yatırımlardır. Bu tesislerin de faaliyete geçmesiyle birlikte Konya Şeker’in üreticiye katkısı biraz daha artacak ve büyüdükçe büyütme gayesiyle çıktığı yolda önemli bir mesafe daha kat etmiş olacak. Konya Şeker’in geleceğe yaptığı yatırımların kıymetini en iyi üretici bilir. 2001 yılında pancar bedeli olarak yaklaşık 56 milyon TL’lik ödeme yapılıyordu. 2016 yılında ise Konya Şeker üreticiye 1 Milyar 350 Milyon TL’nin üzerinde ürün bedeli ödedi. Konya Şeker büyüdükçe çiftçinin geliri de arttı.”
Bu vatanı en çok seven üretendir
Konya Şeker’in vatan millet sevgisinin söz de değil özde olduğunu vurgulayan Başkan Recep Konuk, konuşmasının son bölümünde şunları ifade etti; “Türkiye bir medeniyet merkezidir, tarihte böyle olmuştur, bundan sonra da bu topraklar al bayrakla dünyaya medeniyet, barış, huzur, zenginlik sunmaya devam edecektir. Biz şunu biliyoruz, bu ülkenin birinci meselesi, bu ülkenin her vatandaşının birinci vazifesi, bu ülkeye sahip çıkmaktır. Ülkeye sahip çıkmak sadece sözle olmaz, ülkenin bayrağına, kurumlarına, işletmelerine nasıl sahip çıkıyorsak, tarlasına tapanına, ahırına ağılına da öyle sahip çıkacağız. O tarlada tapanda, ahırda ağılda, bağda bahçede üretene sahip çıkacağız. Bu vatanı en çok seven, bu vatan için üretendir. Bu ülkenin laf üretenden daha çok iş üretene ihtiyacı var. Biz de o ihtiyaca çare üretiyor bütün dikkatimizi ve enerjimizi ne konuşacağımıza değil ne üretebileceğimize vakfediyoruz.”